Aşık NurşaniHasretliğin gözlerimde
Bilsen nasıl tüter bana
Sensiz yaşanması zordur
Dön gel gayrı yeter bana
Yaran kanar içerimde
Nurşani'de hem derimde
Kötü sözün yüreğimde
Hala bugün beter bana
2 Şubat 1959'da İslahiye'nin Sakçagözü köyünde doğdu. Asıl adı Ali Ayhan'dır. Köyüne gelip giden aşıklardan etkilenerek 10 yaşlarında bağlama çalmaya başladı. Ayrıca bağlama öğrenmesinde babasının da etkisi ve yardımı oldu.
1972-73 yıllarından itibaren şiir yazmaya da başlayan Aşık Nurşani, daha sonra Aşık Mahzuni ve başka birçok aşıkla birlikte çeşitli turnelere katıldı. İlk plağını aynı yıllarda doldurdu.
Aslında mahlas olarak kendisine verilen Hürşani, yanlışlıkla ilk plağına Nurşani olarak yazıldı ve öyle de kaldı.
1979 yılında yine Aşık Mahzuni'yle birlikte konser vermek üzere gittiği Almanya'ya yerleşti.
Şiirlerinde toplumsal sorunlardan sevgiye hemen her türlü konuyu işleyen Aşık Nurşani, ayrıca "Barak Ağzı" türkülerin yorumunda da usta sanatçılardan biri olarak bilinir.
Bugüne dek yaklaşık 500 şiir yazdı. Bunların 120 kadarını besteleyen Aşık Nurşani'nin türküleri çeşitli sanatçılar tarafından da okunmaktadır.
Bugüne dek çeşitli biçimlerde yaklaşık 25 kadar kaseti çıkan Aşık Nurşani'nin şiirlerinin bir bölümünü topladığı yayına hazır bir kitap çalışması bulunmaktadır.
Aşık Nurşani'nin tüm şiirleri ilk kez yayımlanıyor..
İstersen
Ne kefen isterim ne de bir tabut
Ben öldükten sonra yakın istersen
Değişik bir madde olur kalırım
Açıp mezarımı bakın istersen
Ben insan doğmuşum bundan hakka ne
Doğadan senaryo hakka şaha ne
Öte dünya varmış bir de daha ne
Delinin birisi takın istersen
Üfledim ötmedi elin düdüğü
Geçemedim engelleri gediği
Bana çirkin elin güzel dediği
Bir de benim gözle bakın istersen
Nurşani insanlar doğar da ölür
Bir varlık ölünce bir şekil alır
Her neden korkarsan başına gelir
Tüm zaman zarfında sakın istersen
Beni 1
Ak düştü başıma döküldü dişim
Felek gün görmeden bitirdi beni
Aktı sele döndü durmaz gözyaşım
Çileden çileye batırdı beni
Ne yaptımsa bırakmadı yakamı
Vuruşların ciddi miydi şaka mı
Kime güvenip de dönsem arkamı
Vurdu tekme ile yatırdı beni
Kurtlara kuş dedi aslana tilki
Bu daha başlangıç değil ki ilki
Eller bizim eski eller değil ki
Aldı yaban yere yetirdi beni
Ele güne bakacağım yüzüm yok
Ne baharım ne de kışım güzüm yok
Nurşani'yem söyleyecek sözüm yok
Esen rüzgarına götürdü beni
N'Oldu Bize
Hem ağlardık hem gülerdik
Acı tatlı günler gördük
Bir an ayrılmayız derdik
N'oldu birdenbire bize
Aşkımızla yanıp tüttük
Tek bir yolda gelip gittik
Kime ne kötülük ettik
N'oldu birdenbire bize
Bize vuran kötü vurdu
Yüreğinde varmış kurdu
Bunca derdi gamı verdi
N'oldu birdenbire bize
Dünya önü sonu yalan
İnat edip var mı kalan
Nice insan vardı yılan
N'oldu birdenbire bize
Nurşani'ye nazar oldu
Basiretsiz Pazar oldu
Yaşam sanki mezar oldu
N'oldu birdenbire bize
Bu Sene
Şakadan köşeyi döneyim dedim
Adalet boynumu büktü bu sene
Kanunun gözleri kapalı gördü
Alıp zindanlara tıktı bu sene
İşçiyi sömüren halkımı ezen
Ben miyim yoksa bu düzeni bozan
Leblebide nemlik oranı sezen
Kuru bir iftira taktı bu sene
Eller gece gezer sense uyursun
Şu perişan halin kime duyursun
Kiminin gözünü Allah doyursun
Gelip de yuvamı yıktı bu sene
Şahin avın alır gökte gezerken
Minik karıncayı filler ezerken
Eller şu baharda kırda gezerken
Nurşani hücreden baktı bu sene
Beni 2
Sevenlerim yüz çevirdi
Yar da bugün sattı beni
Sensiz yaşayamam derdi
Azarlayıp attı beni
Öyle bir çıkmaza düştüm
Nasıl edeceğim şaştım
Hal bilmeze hal danıştım
Pemperişan etti beni
Budur gönlümün çabası
Bitmez figanı cefası
Dostun bir tek merhabası
Böyle aşık tuttu beni
Nurşani'nin çıkmaz sesi
Her sevdanın var hilesi
Yalancının yar demesi
Hiçten hiçe yuttu beni
Seni
Birgün olur benim gibi
Vurur ağlatırlar seni
Akar gözyaşların seli
Derde bağlatırlar seni
Kara çıkar ise yazgın
Dolaşırsın ezgin ezgin
Akamazsın doğru düzgün
Sanma çağlatırlar seni
Hayallerin çıkar boşa
Baltan değer ise taşa
Gelmez dersin gelir başa
Boşa eğletirler seni
Etme Nurşani'ye cefa
Göremedim sende vefa
Dinle dedim son bir defa
Yakar dağlatırlar seni
Bakışın
Ela göz üstünde kaşın yay gibi
Atar beni talan eder bakışın
Ülkeler fethetmiş bir kral gibi
Elden ele salan eder bakışın
Gözlerin ateştir kirpiğin oktur
Benim gibi sana kavrulan çoktur
Hikmet eyle hikmetini görüktür
Açıp açıp solan eder bakışın
Gül cemalin aydır kaynatır kanım
Elim kolum titrer tutmaz bir yanım
Ecel döşeğinde kalan o canım
Bunca ömrüm yalan eder bakışın
Nurşani'yem yar elinden yoruldun
Ne söyledim yar ben sana darıldın
Yıllar yılı önce sevdin vuruldun
Yerden yere çalan eder bakışın
Kaldı
Gökyüzü yırtıldı umman delindi
Şurada dünyanın kaç günü kaldı
İnsanlığın adı bir bir silindi
Gayrı halimizin aç günü kaldı
Hoyratı söylersen derler mi gazel
Güzel seven gözle görünür güzel
Namussuzu kimse sevmezdi ezel
Şimdi başımıza taç günü kaldı
Rüşvetin adını yaptık hediye
Kızıyorlar neden almadın diye
Hakime savcıya hem de kadıya
Kervancı yolunda baç günü kaldı
Küçük durma cüce diye ezerler
Etrafına düşman tabur dizerler
Kuruluysa düzenini bozarlar
Şimdiki zamanın güç günü kaldı
Nurşani'yem sorgum varsa sorulur
Hesabım da defterim de dürülür
Hakkın kuvvetine o gün varılır
Cehennemde yanan sac günü kaldı
Dağlar Oy
Ben sılayı sılasız da yaşarım
Yarden haberiniz var mı dağlar oy
Aşkıyla gezmişim bunca diyarı
Yarden haberiniz var mı dağlar oy
Eşim dostum aşiretim sılada
Kuzularım meleşir mi yaylada
Bilir misin usul boylu nerede
Yarden haberiniz var mı dağlar oy
Duydum düz ovayı çimen bürümüş
Boztepe'nin karı erken erimiş
Gurbet elin ayrılığı zor imiş
Yarden haberiniz var mı dağlar oy
Nurşani'nin nuru doğmaz başına
Hasret oldum toprağına taşına
Gündüz hayalime gece düşüme
Yarden haberiniz var mı dağlar oy
Bana
Hasretliğin gözlerimde
Bilsen nasıl tüter bana
Sensiz yaşanması zordur
Dön gel gayrı yeter bana
Ardın sıra onca yordun
Beni öldürmek mi derdin
Çekilmez bir şelek vurdun
Derdin katar katar bana
Çekip süründürme beni
Derde büründürme beni
Böyle göründürme beni
Eller çamur atar bana
Kan olsa da iki elim
Sen gel dersen hemen gelim
Aşkın yüreğimde ölüm
Yanar yanar tüter bana
Yaran kanar içerimde
Nurşani'de hem derimde
Kötü sözün yüreğimde
Hala bugün beter bana
Bilemem
Ben gönlümde gamı yası kaldırdım
Ağlar mıyım güler miyim bilemem
Bunca ömrü dost uğruna soldurdum
Pişman olup yılar mıyım bilemem
Ne saray istedim ne de köşkünü
Sakladım içimde onun aşkını
Olmadım bir zaman varlık düşkünü
Bundan sonra diler miyim bilemem
Bence bir manası vardır sözümün
Ancak beni yakar narı özümün
Düğün bayram olsa iki gözümün
Yaşlarını siler miyim bilemem
Bazen derya oldum bazen göl gibi
Bazen sulu toprak bazen çöl gibi
Kır bayır başında açan gül gibi
Açıp açıp solar mıyım bilemem
Nurşani'yem derler nedir telaşın
Bir başına yapayalnız dolaşın
Ömür geldi geçti bitmez dalaşın
Saçlarımı yolar mıyım bilemem
Bugünler
Terkedip elimi çektiğim yarin
Hasretiyle yanar oldum bugünler
Ben onun derdiyle onun aşkıyla
Pervaneyim döner oldum bugünler
Zalim felek suyumuzu bulattı
Kötü şansım yedi yerde kararttı
Her dertten yılmadım bu dert ağlattı
İki gözü pınar oldum bugünler
Yitirdim yılları gençliğim hani
Terketti Nurşani sılada canı
Daha eller söylemeden ben beni
Ben kendimi kınar oldum bugünler